KKTC Başbakan yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Kudret Özersay ile Diyalektik bir Diyalog: Kıbrıs meselesini çok boyutlu ve karmaşık bir kavram ağı üzerinde ele aldık
KKTC Başbakan yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Kudret Özersay ile Kıbrıs meselesini çok boyutlu ve karmaşık bir kavram ağı üzerinde kayıp giden, konuşmacıların çekinmeden, hedef ve bireysel tutumların baskısına maruz kalmadan, tersine serbestlik hissiyle, farklılıkların biraradalığı ve karşılıklılığını gözeterek diyalektik bir diyalog gerçekleştirdik.
“IPE Club”, çok dilli, geniş bir perspektife sahip çok çeşitli yazar kadrosuyla meseleleri ele almakta yeni ve işlevsel bir yöntemi hayata geçirme çabasında olan bir plataformdur. Bu amaçla Kıbrıs Mesele’sini aldığı yeni boyutla güncelleyerek anlamak için bir röportajlar serisini çalışmaya başlamıştır. Bu videoda serinin “Kıbrıs Meselesinin Kavramsal Boyutu ve Tarihsel Süreci – …” adlı ilk bölümünü bulacaksınız.
Kıbrıs Adasındaki mesele çok daha eski olmakla birlikte sorunun BM’in gündemine taşınmasının üzerinden 50 yılı aşkın bir zaman geçmiştir. Bu süre zarfından çeşitli ülkelerde birçok görüşme serisi başlamış, sürdürülmüş ama tümü de başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Bu süre içinde Kıbrıs Meselesinin tarafları Türkiye, Yunanistan İngiltere’den oluşan üç garantör devlet ve adada yaşayan Türk ve Rum halkı olmuştur. Kıbrıs Barış Görüşmelerinin 50 yıllık sürecinde bir tek muhtemel anlaşma metni ortaya çıkarılabilmiştir. Bu metin BM’nin o dönemdeki özel temsilcisi Kofı Annan’ın ortaya koyduğu ve kendi adıyla anılan Annan Planı’dır. Metin 2004
yılında Kıbrıs Türk halkı ve Kıbrıs Rum Halkı arasında ayrı ayrı referanduma sunulmuştur. Türkler %76,5 oranında “evet” derken, Rumlar %75 oranında hayır demişler ve anlaşma gerçekleşmemiştir.
2004 yılından sonra AB’nin Kıbrıs Cumhuriyetini bu sorunlar yumağıyla birlikte birliğe üye kabul etmesiyle birlikte Kıbrıs Meselesi bir başka boyut kazanmıştır. Bu gelişme Brüksel’i bir şekilde Kıbrıs Meselesinin taraflarından biri haline getirmiştir.
Kıbrıs Meselesinin karmaşıklaşarak varlığını sürdürdüğü ve buna bağlı olarak soruna çözüm bulma girişimlerinin ve bitmek bilmez görüşme süreçlerinin de devam ettiği görülmektedir. Son olarak, geçtiğimiz bir kaç yıl içerisinde ada denizlerinde bulunduğu varsayılan doğal gazın çıkarılması amacıyla Rumların İsrail, Fransa, İtalya, Mısır, ABD, Lübnan gibi ülkelere arama izni vermesi ile sorun yeni bir aşamaya girmiştir. 1960 yılında kurulup 1963 yılında yıkılan ve o zamandan beridir Kıbrıs Türklerin içinde bulunmadığı Kıbrıs Cumhuriyetinin tek hâkimi olarak Rumların tüm ada için önemli sonuçları olacak böylesi anlaşmalara girişmeleri sorunun muhataplarını neredeyse dünya çapında genişletmiş ve çözümünü de bir o kadar zorlaştırmıştır.
Kıbrıs meselesini tüm derinliğiyle irdeleyip adeta okyanuslar aşma isteğiyle gerçekleştirdiğimiz söyleşinin tam metni ve öne çıkan başlıkları sunduğumuz videolar serisi web sitemiz ve IPE Club youtube kanalımızda tüm okurlarımıza sunulacaktır.
